Neyse Artık


“Bir iskemle çek otur Çetin” bu cümle kulaklara nüfus edene kadar geçen süre zarfında iki mektup vardı. Kimsenin açıp okuyamadığı. Karşı kaldırımda salınarak giden kızın etek boyuna bakan karşı tribün, benim kıza olan yoğun fanatik duygularımdan habersiz rüzgar duasına kalkıştılar. Ettikleri her dua gibi bu da havada kaldı. Ben iskemleye oturdum, sevgim yumru gibi içime.

Çaylar geldi önce, sonra Fatih. Kasabanın tek ve işlek olmayan caddesindeki çay ocağında içilen çayların demi havaya ters orantılı. Hava açık, çaylar kangren olmuş tavşan. Muhabbet ise çaya paralel, koyu. Mahir abi istemeden tazeliyor çayları. Çocukluğumuzu da bilir, huylarımızı da.  Salınarak giden kızın yüzündeki tebessüm, hafızaya kazınmış. Gökyüzünde iki güneş beliriyor sanki. Doğurganlık cinselliğe bağlı değil, umut doğuyor içimde. O gözlerin kapsama alanına girmiş olmak, bu da yetmezmiş gibi gönderilen o tatlı tebessüm. Tanrı’nın varlığına bir kez daha tanık oluyorum. Kötü durumlar olduğunda Allah’ım diye yalvaranlardan değilim. Varlığını, kızın yüzündeki gamzeleri teyit edercesine.

Caddenin köşesinde tekrar beliriyor güneş. Efes tabelasına “n” harfi eklenmiş, logosu o kız. Enfes! Mahir abi göz hizamdan nereye baktığımı anlayarak “akşam için nevale al, birazdan kapatır çınar ağacına gideriz” diyerek artık hamle yapmam gerektiğini ima ediyor. Onların devrine yetişemedik, kasabada ne çeşme var ne de başı. Ki baş kısmıyla ilgilenenler, orada birikenler. Neyse. İskemleden kalkıp önce karşı kaldırıma oradan da seri adımlarla Köşe Tekel Bayii’ne doğru yol alıyorum. Alt sıralardan lige tutunan takım gibi yavaş yavaş yükseliyorum.  Ben hedefe ulaşana kadar gözden kayboluyor kız. Kız Buse.

O günden sonra görmüyorum Buse’yi. Taşındıklarını duyuyorum, o son gördüğüm günün ertesi. Başlamadan biten devir aşklarına yenisi ekleniyor. İstikrar sahibiyim, ben hala Mahir abinin çay ocağındayım. Ne gülüşü gitti aklımdan, ne de o son görüşüm. İsmine denk gülüşüyle hem hafızaya kazındı, hem gönüle. On parmağında, on marifet.

Geç kaldım affet.

Murat Şeker ya da her kimse.

Yorumlar